İzmir’in Tire ilçesindeki Belevi–Tire Yolu Projesi kapsamında zeytin ve incir bahçelerinin acele kamulaştırılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararına karşı açılan davada Danıştay 6. Dairesi yürütmeyi durdurdu. Mahkeme, tarım dışı kullanım izni alınmadan yapılan kamulaştırmanın hukuka aykırı olduğuna hükmetti.
Danıştay zeytinlikleri korudu: Cumhurbaşkanlığı kararına dur dedi
İzmir’de uzun süredir tartışma konusu olan Belevi–Tire Yolu Projesi, Danıştay’ın kararıyla yeni bir döneme girdi. Tire’nin Çayırlı Mahallesi’nde zeytin ve incir bahçelerini kapsayan alanların acele kamulaştırılmasına yönelik Cumhurbaşkanlığı kararı, Danıştay 6. Dairesi tarafından durduruldu.
Mahalleli ağaç kesimine karşı dava açtı
Proje kapsamında 16 Ocak tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan karar sonrasında bölgede çok sayıda zeytin, incir ve çam ağacı kesilmişti. Ağaç kıyımına tepki gösteren mahalle sakinleri yürütmenin durdurulması talebiyle Danıştay’a başvurdu. Davacılar; Fazlı Sipahi, Tülay Yıldırım, Emine Fethiye Yıldırım, Süleyman Keskin ve Filiz İçen, dilekçelerinde 3573 sayılı Zeytincilik Kanunu’na aykırı işlem yapıldığını belirtti.
Davacılar ayrıca, kamulaştırma listesinde hangi taşınmazların yer aldığına dair belirsizlik bulunduğunu ve “acele kamulaştırma” yönteminin mülkiyet hakkını ihlal ettiğini vurguladı.
İdare “kamu yararı” savunması yaptı
Cumhurbaşkanlığı ve Karayolları Genel Müdürlüğü ise savunmalarında davanın süresinde açılmadığını öne sürdü. Yetkililer, Belevi–Tire yolunun İzmir–Aydın otoyoluna bağlantı sağladığını, artan trafik yükü nedeniyle projenin can ve mal güvenliği açısından zorunlu olduğunu savundu. Ancak bu gerekçeler, Danıştay’ı ikna etmedi.
Danıştay: “Tarım dışı izin olmadan kamulaştırılamaz”
Danıştay 6. Dairesi, dosyayı inceledikten sonra tarım dışı kullanım izni alınmadan acele kamulaştırma yapıldığına hükmetti. Kararda İzmir Valiliği Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nün yazısına atıf yapılarak, “5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu kapsamında gerekli tarımsal etüt ve izin süreci tamamlanmadan işlem tesis edilmiştir” denildi.
Mahkeme ayrıca, 2014 yılında yapılan tarım dışı kullanım başvurusunun sonuçlandırılmadığını, bu nedenle geçerli bir izin bulunmadığını tespit etti.
“Mülkiyet hakkı kamu yararı gerekçesiyle sınırlandırılamaz”
Kararda Anayasa’nın 35. maddesine vurgu yapılarak şu değerlendirmelere yer verildi:
“Bir taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkının kamulaştırma yoluyla kaldırılabilmesi, ancak kamu yararının açık biçimde ortaya konulmasıyla mümkündür. Tarım arazilerinde bu izin alınmadan yapılan kamulaştırma işlemleri, Anayasa’ya aykırıdır.”
Mahkeme, tarım dışı kullanım izni olmadan yapılan kamulaştırmanın hukuka uygun olmadığını, uygulanması hâlinde geri dönüşü imkânsız zararlara yol açabileceğini belirterek yürütmeyi durdurdu.
Mahalleli: “Ağaçlarımızı, toprağımızı koruduk”
Karar, Çayırlı Mahallesi’nde sevinçle karşılandı. Bölge halkı, aylardır süren mücadelelerinin karşılığını aldıklarını belirterek, “Zeytinimiz, incirimiz bizim geçim kaynağımız. Toprağımızı, ağacımızı koruduk” açıklamasında bulundu.
Yorumlar
Kalan Karakter: